Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


Kabileler: ŞEYH HASANLILAR - Malatya Fethiye


Açıklama: Fethiye Köyü’nde dede soylu oldukları söylenen ve Çağlar soyadını taşıyan bir sülale bulunmaktadır. Bunlar için “Şeyh Hasanlı” tabiri kullanılır ve Şeyh Hasan Köyü’nden isim almışlardır.
Kategori: Tarihçe
Eklenme Tarihi: 04 Nisan 2013
Geçerli Tarih: 17 Mayıs 2024, 11:39
Site: Fethiye'nin Dünyaya Açılan Penceresi
URL: http://www.aliseydi-sevim.com/haber_detay.asp?haberID=167


Kabileler: ŞEYH HASANLILAR

ŞEYH HASANLILAR

 

Fethiye Köyü’nde dede soylu oldukları söylenen ve Çağlar soyadını taşıyan bir sülale bulunmaktadır.

Bunlar için “Şeyh Hasanlı” tabiri kullanılır ve Şeyh Hasan Köyü’nden isim almışlardır.

Şeyh Hasan Köyü, Malatya-Elazığ yolundaki önemli iki geçitten biri üzerinde olup bugün Elazığ İli’ne bağlıdır. Tarihte adı Sefine-i Şeyhhasan’dır.

Köyde, halkın Ahmet Yesevi diye bildiği Celal Abbas neslinden Şeyh Ahmed Dede’nin mezarı vardır. Karısı Gevher Ana’dır. Mezarı bu köydedir. Şeyh Hasan, Şeyh Ahmed’in kardeşidir. Mezartaşı tarihsizdir.

Şeyh Hasan bir Türkmen topluluğunun başında yöreye gelmiştir. Geliş tarihi bilinmemekle beraber Hamza Aksüt’e göre 14. yüzyılın başları olabilir.

Şeyh Hasanlı Topluluğu’nun Halep ile bağlantılı olduğu, gelene geçene hizmet eden Şeyhhasanlılar’ın bir kısmının 16. yy’da vergiden muaf tutuldukları da bilinmektedir.

Bugün adı Tabanbükü olan köyün kurucusu Şeyh Hasan olarak bilinir.

Şeyh Hasanlı (Şeyh Hasanlu) Aşireti: Malatya Sancağı, Kemah, Erzincan kazaları (Erzurum Sancağı), Çarsancak Kazası (Diyerbekir Kazası), Eğin Kazaı (Arapgir Sancağı), Çemişgezek Sancağı, Diyarbekir, Kiğı Sancağı, Palu Sancağı, Erzurum Sancağı’nda  bulunmaktadırlar.

Tarihte çok sayıda Şeyhhasan adı vardır. Ancak Fethiyeliler yukarıda yazdığımız Şeyh Hasan’nın ardıllarıdır.

Ayrıca; Akkoyunlu Uzun Hasan Karakoyunlular’la savaşmak üzere Pürnekli Şeyh Hasan’ı görevlendirmiştir.

Bu şeyh, Hasan Çemişgezek hakimi Pir Hüseyin’in kardeşidir.

Günümüzde Türkiye sınırları içerisinde  Şeyh Hasan Tepesi,  Şeyhhasan Mahallesi gibi yerleşimler bulunmaktadır.

1704 yılında oturmakta oldukları Gerger Kazası’nı terk eden, Çemişgezek, Pertek ve Sağman kazalarına giden bir cemaatin adı  Şeyh Hasanlı’dır.

Şeyh Hasanlılarla ilgili kayıtlardan bulabildiklerimizi yazdık. Yaşayan bir Şeyh Hasanlı’dan sorarsak bize Şeyh Hasan ve Şeyh Hasanlıları nasıl anlatır diye bu köyden Ali Göktürk’le söyleştik.

Kısaca dedikleri şöyle:

Atalarımız bugünkü Şeyh Hasan köyünün üzerinde Fırat kıyısında Ören yeri denilen yerine gelip yerleşmişler. 12 veya 13.yy. olabilir. Ben bilmiyorum diyor.

Buraya gelenler elimizdeki şecereye göre Celal Abbas  oğulları imiş. Bunlar Şeyh Ahmet Dede ve Şeyh Hasan Dede’dir. Kardeşlerden Şeyh Ahmet’in sekiz oğlu olur. Yedisi Şeyh Ahmet’in sağlığında ölür. Emir-El Mümin adlı bir oğlu yaşar. Mümin’in dört oğlu olur. Bunlar Şeyh Cüneyt, Seyyid, Ahmed, Şeyh Davud, Şeyh Şemseddin’dir.

Şeyh Cüneyd’in soyundan geldiği söylenenler Kul Mustafa’nın ardılı Kılıçoğulları’dır. Kılıçoğulları’nın günümüzde soyadı Göktürk’tür.

Seyyid Ahmet ardıllarına Şeyh Hasan köyünde Koca Yusuf da deniyor. Bunlara Abidinoğulları adı da veriliyor. Soyadları Şahin

Şeyh Davut: Şeyh Şemsettin soyundan Abbasoğulları’ndan en fazla bilinen isim Teslim Abdal’dır. Bunların günümüzde soyadı Gültekin’dir.

Şeyh Hasan köyünde Cumhuriyetten çok önceden kalmış Şeyh Ahmet Dede’ye ait yeşil ve kırmızı zeminli beyaz ay yıldızlı Türk bayrağı var. Bu bayrak düğünlerde çıkarılır, üzerine elma takılırdı. Bayrağın Mersin’de oturan Hasan Artık’ta olduğunu biliyoruz.

Bayrağın aleminde eski yazı ile Allah yazılı idi. Yazının iki başında iki yılan sembolü vardı. İmam Hüseyin’in Kerbela’da Celal Abbas’a verdiği sancak da köyde ve her Muharrem’in onuncu günü çıkarılır, etrafında mersiyeler okunur. Tokat’a giden Hasgül Dede Şeyh Hasanlıdır. Şeyh Davud’un kolundan gelenlerin dedesidir.

ŞEYH HASAN:Celal  Abbas’ın oğullarından Şeyh Hasan Dedenin çocuğu olmuyor. Üzüntüsünü hisseden kardeşi Şeyh Ahmed nedenini soruyor. Çocuksuzluktan kaynaklandığını anlayınca da.

-Bu köyün adını senin Şeyh Hasan adınla yaşatalım diyor. Ve köyün adı böylece Şeyh Hasan olarak 1990 ihtilaline kadar geliyor. 1980’de  Baskil’e bağlı olan bu köyün adı Taban bükü olarak değiştiriliyorsa da halk Şeyh Hasan adını inadına yaşatıyor.

Bir başka söylenceye göre ise köyümüzden Tunceli’ye giden Şeyh Hasan topluluğu var. Bizim aslımız Türkmen, dilimiz Türkçe’dir.

Şeyh Hasanlılardan Anadolu’nun değişik yerlerine gidenler olduğu gibi Yazıhan Fethiye  köyüne gidenler de var olduğunu biliyoruz.

Fethiye’ye gidenler Şeyh Ahmet soyludur.

Teslim Abdal, Kul Mustafa gibi önemli isimler Şeyh Hasan kökenlidir.

Elimde bulunan “Müsahip Gazi” adlı el yazması Molla İsmail’in yazdığı eserde(h.1135) Hoca Ahmet Yesevi’nin Erzincan’ın Tekke köyüne geldiği oradan Şeyh Hasan’a gelip bir tekke inşa ettiği yazılı.

Kitaptaki bir not şöyle: Bu kitap Hoca Ahmed Yesevi’nin tekkesine vakıf olması amacıyla yazılmıştır. Kitabı tekkeden çıkaranın kitapta adı geçen şehit ve gazilerin şefaatinden mahrum olması temennisi de kayıtlıdır.

Köyde Teslim Abdal’ın Kerbela’dan getirdiği 12 kollu bir çerağ var. Bu çerağ andığımız bayrakla birlikte her on muharremde ceme çıkarılır ve mersiyeler, ağıtlar eşliğinde çerağ uyandırılır. Muharremin onuncu günü anmasında saz çalınmaz. Atalarımız; Arapkir Onarlı köyünde bulunan Şeyh Hasan denilen ziyaret ile köyümüzün hiçbir bağı olmadığını söylemekte idi. Tüm eski ziyaret yerleri ve mezralar yeni yerleşim yerine taşınmıştır.

Şeyh Hasan köyünde Odman Baba soyundan gelenler de vardır. Sulara gömülen bir adanın adı Omdan Baba adası veya Omdan Bölüğü idi.K

no�s ’1�o����nda oturmakta oldukları Gerger Kazası’nı terk eden, Çemişgezek, Pertek ve Sağman kazalarına giden bir cemaatin adı  Şeyh Hasanlı’dır.

 

Şeyh Hasanlılarla ilgili kayıtlardan bulabildiklerimizi yazdık. Yaşayan bir Şeyh Hasanlı’dan sorarsak bize Şeyh Hasan ve Şeyh Hasanlıları nasıl anlatır diye bu köyden Ali Göktürk’le söyleştik.

Kısaca dedikleri şöyle:

Atalarımız bugünkü Şeyh Hasan köyünün üzerinde Fırat kıyısında Ören yeri denilen yerine gelip yerleşmişler. 12 veya 13.yy. olabilir. Ben bilmiyorum diyor.

Buraya gelenler elimizdeki şecereye göre Celal Abbas  oğulları imiş. Bunlar Şeyh Ahmet Dede ve Şeyh Hasan Dede’dir. Kardeşlerden Şeyh Ahmet’in sekiz oğlu olur. Yedisi Şeyh Ahmet’in sağlığında ölür. Emir-El Mümin adlı bir oğlu yaşar. Mümin’in dört oğlu olur. Bunlar Şeyh Cüneyt, Seyyid, Ahmed, Şeyh Davud, Şeyh Şemseddin’dir.

Şeyh Cüneyd’in soyundan geldiği söylenenler Kul Mustafa’nın ardılı Kılıçoğulları’dır. Kılıçoğulları’nın günümüzde soyadı Göktürk’tür.

Seyyid Ahmet ardıllarına Şeyh Hasan köyünde Koca Yusuf da deniyor. Bunlara Abidinoğulları adı da veriliyor. Soyadları Şahin

Şeyh Davut: Şeyh Şemsettin soyundan Abbasoğulları’ndan en fazla bilinen isim Teslim Abdal’dır. Bunların günümüzde soyadı Gültekin’dir.

Şeyh Hasan köyünde Cumhuriyetten çok önceden kalmış Şeyh Ahmet Dede’ye ait yeşil ve kırmızı zeminli beyaz ay yıldızlı Türk bayrağı var. Bu bayrak düğünlerde çıkarılır, üzerine elma takılırdı. Bayrağın Mersin’de oturan Hasan Artık’ta olduğunu biliyoruz.

Bayrağın aleminde eski yazı ile Allah yazılı idi. Yazının iki başında iki yılan sembolü vardı. İmam Hüseyin’in Kerbela’da Celal Abbas’a verdiği sancak da köyde ve her Muharrem’in onuncu günü çıkarılır, etrafında mersiyeler okunur. Tokat’a giden Hasgül Dede Şeyh Hasanlıdır. Şeyh Davud’un kolundan gelenlerin dedesidir.

 

Ali AKSÜT


Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster